SOSYAL İNAVASYON
Sosyal inavasyon aynı anda hem sosyal bir ihtiyaca
mevcut çözümlerden daha iyi bir şekilde cevap veren, hem de toplumun
yeteneklerini geliştirerek sosyal, ekonomik ve çevresel kaynakların ve
varlıkların daha verimli kullanılmasını sağlayan yeni çözümlerdir.
Bu çözümler bir ürün veya hizmet olabileceği gibi, yeni
bir süreç ve/veya toplumsal model de olabilir.
Örneğin yerel para birimleri, yeni sağlık modelleri,
bisiklet girişimleri, ortak yerleşim planları ve akran eğitimi yoluyla
öğrenmeyi sağlamak için çevrimiçi platformlar gibi çeşitli girişim ve
etkinlikler sosyal inovasyon kapsamında değerlendirilebilir ve bu inovasyonlar
çeşitli topluluklar, formel ya da enformel ağlar, STK’lar, hayır
kurumları, hükümetler, işletmeler, akademisyenler, vatandaşlar veya
hayırseverler gibi çok çeşitli aktörler ve paydaşlar tarafından hayata
geçirilebilirler.
Sosyal inovasyon, merkezinde vatandaşların ve
toplulukların olduğu, ayrı ayrı parçalardan ziyade sistemi bir bütün olarak ele
alan işbirlikçi ve katılımcı bir süreçtir.
Tepeden inme olmayan ve daha çok dipten yukarıya doğru
gelişen, çoğu zaman yerel ölçekte ademi-merkeziyetçi bir şekilde
başlayan, ama buna rağmen konusu ve kapsamı küresel olabilen sosyal
inovasyonlar özellikle son yıllarda öne çıktı.
Hatta adil ticaret gibi kimi
inovasyonların marjinal hareketler olmaktan sıyrılıp ana akım haline geldiği
bile söylenebilir.
Sosyal inovasyonlar atık sorunları, hava
kirliliği, ekosistem hizmetlerinin bozulması, iklim
değişikliği ve benzeri çevresel etkilerle de mücadele edebilir
niteliktedir.
Eko-inovasyon (ya da çevreselinovasyon) olarak da
adlandırılan bu tür inovasyonlar, sürdürülebilir
kalkınmaya katkıda bulunan ve yenilenebilir enerji, geri
dönüşüm, atık su arıtımı, doğal ve organik gıda işleme, çevre dostu ambalaj ve
benzeri yenilikler içeren ürünler ve süreçler olarak ortaya çıkıyor.
Fakat bu tür çevresel inovasyonların etkili
olabilmesi, önerilen yeniliğin kültürel ve sosyal kabulünün sağlanabilmesi için
toplumsal bir bileşen gerekir.
Yani kirlilik, biyolojik
çeşitliliğin azalması veya kaynak sıkıntısı ile mücadele için bir
teknoloji veya politika fikri ne kadar etkili ve yetkin olursa olsun, başarılı
olmak için insanların ve toplulukların harekete geçmesini gerektirir, zira
toplumsal ve çevresel sorunlar sıklıkla birbirine bağlıdır ve önerilen çözümler
her iki boyutta da etkili olmalıdır.
Örneğin iklim değişikliğine çözüm
olarak yenilenebilir enerji kullanımını önerebilmek için tek başına
sosyal ve çevresel inovasyon olması yeterli değildir çünkü önerilen
çözümün toplumsal yönü eksik kalabilir.
Fakat yerel topluluklar tarafından işletilen
yenilenebilir enerji kooperatifleri, örneğin iklim değişikliğine çözüm olarak
sunulurken, sosyal ve çevresel inovasyondan bahsetmek de mümkün hale gelir.
Daha önce belirtildiği gibi, sosyal
inovasyonların tabandan yukarıya yayılma özellikleri vardır.
Başlangıçta nispeten küçük görünen sosyal
gruplar tarafından uygulanmaya çalışılan çevresel ve toplumsal
sürdürülebilirliğe ilişkin küçük deneyler aslında sosyal inovasyonlar için
birer tohum evresi olarak görülebilir.
Eğer deneyler bu tohum evresinde başarılı
olursa daha sonra diğer topluluklar tarafından da adapte edilebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder